"Tohuma, Toprağa ve Eski Dostlara Sahip çıkın en çok da Eski kitaplara.." Bu sözümün özünü yaşıyorum, binlerce kitaba dokundum, rüyalarıma girecek kadar kitaplarla yoğruldum.              Bir şehri şehir yapan sadece binaları, sokakları, sahilleri değildir. Hafızasıdır; yaşanmışlıkları, değerleri, kültürü ve kuşaktan kuşağa aktarılan mirasıdır. Fethiye, bu mirasa yakışır yepyeni bir kültür durağına kavuşuyor. Denizi, güneşi, dağı, ovası, tohumu, toprağı her şeyiyle muhteşem olan bu şehrin Kültür Evi ve Kitap Müzesi açılıyor.     Bu müze, sıradan bir kitaplık ya da arşiv alanı değil. Burası; geçmişiyle övünen, bugünü sahiplenen ve geleceğe umutla bakan bir toplumun yansıması.  Cumhuriyet tarihimizin en köklü yayın organlarından biri olan Cumhuriyet Gazetesi’nin  100 yıllık arşivi, uzun yıllar sonra, kurucularının memleketi olan  Fethiye’de nefes alacak.  Bu dönüş yalnızca belgelerin değil, aynı zamanda düşüncenin, fikrin ve aydınlanmanın da memlekete dönüşü anlamını taşıyor.      Müze, sadece geçmişe dönük bir hafıza merkezi olmayacak. İçinde yazarlarından imzalı yüzlerce kitap, Türk ve dünya klasiklerinden oluşan çok kıymetli bir koleksiyon, her yaş grubuna hitap eden seçkin eserler var. Bu kitapların her biri, okuruyla yeni bir bağ kuracak; geçmişten geleceğe uzanan bir düşünce yolculuğuna eşlik edecek. Herkes gençlik yıllarının dergilerine rastlayacak..       Ziyaretçiler, sadece kitap rafları arasında gezmeyecek; ferah okuma alanlarında diledikleri esere göz atabilecek, kafeteryasında kahvesini yudumlarken bir yazarla aynı ortamı paylaşabilecek. Doğduğu günün gazete sayfasına bakabilecek. Bu mekan; kitap söyleşilerinin, sunumların, imza günlerinin, edebiyat buluşmalarının, atölye çalışmalarının, toplantıların  ve sergilerin düzenli olarak yapıldığı bir kültür alanı olarak yaşayacak. Fethiye’ye kazandırılan bu müze, sadece bir yapının değil; bir anlayışın, bir bakış açısının ürünü. Her bir kitap, her bir arşiv belgesi, her bir etkinlik; Fethiye’nin kültürel kimliğini güçlendiren bir tuğla olacak.       Bu fikrin sahibi müzecilik konusunda deneyimli, asıl mesleği hekimlik olan ama aynı zamanda siyasetçi ve yazar Ceyhun İrgil. Bursa'da kurduğu sağlık müzesi ve katkı verdiği çok sayıda müze deneyimi ve ileriyi gören bakış açısıyla hepimize yol gösterdi. İnsan hayatında kaç kere bir müzenin kurulmasına tanıklık ederki ? Öyle keyifli ve sorumluluk isteyen bir süreç ki bazı kitapların tamirini yapmak gerekti, kimileri belki hiç okunmamış ama yüz yılı sırtında taşımış  öylesine yorgun ve yıpranmış kitaplar. Hepsi ellerimizde nefes aldı..        Her bir Cumhuriyet Gazetesi’nin, Fethiye Gazetesi’nin, Beşkaza Gazetesi’nin ciltleri ve yine Fethiye'mizin önemli değerlerinin müzeye bağışladıkları çok kıymetli kitaplar özel bölümlerde  yerini aldı. Gelen kitaplar ve müzede sergilenecek eserler mevcut alana sığmayacak ve müzenin büyümesi gerekecek. Zamanı gelince bunun da bir çözümü bulunacaktır. Bu kitaplar bu eserler sadece Fethiye'mizin değil Türk tarihinin, hepimizin geçmişini geleceğe taşıyacak.      Fethiye’nin simgesi haline gelen Kaya Mezarları (Amintas)  dış cephede canlandırıldı. On yılı aşkın bir süredir büyük çaba ve emeğin sonunda, (2375 yıl sonra)  kent içinde yeniden canlandırılan bu yapı, yalnızca mimari bir başarı değil, aynı zamanda toplumsal bir imecenin ürünü olarak da dikkat çekiyor.      Fethiye Kitap Müzesi, Türk edebiyatı tarihini ve tüm edebiyat türlerini kapsayan geniş bir arşivle şekillendiriliyor. Gönüllülerin yoğun emeğiyle sürdürülen tasnif çalışmaları tamamlandı. Bu kıymetli müzenin hazırlanmasında bir parça olsun emek vermiş olmaktan mutluyum, kendimi çok şanslı hissediyorum. Yaşatılması, gelecek nesillere aktarılması için hepimizin buna sahip çıkması daha da geliştirip yaşatması gerekiyor.  Zaman içinde yapılacak daha çok iş var ancak kısa bir süre içinde bu müze ve kütüphane halkın ziyaretine açılacak. Fethiye'nin kültürel hafızasını yaşatmayı amaçlayan bu çok yönlü yapı, gönüllülerin desteğiyle hayat buldu ve halkın ortak emeğiyle şekillendi. Hep birlikte koruyacağız elbette,  her bir tohumu, bir karış toprağı, vefalı dostları ve en çok da eski kitapları.. Ebru Oğuzhan Yeter