Ordu ve Millet

Ordu ve Millet - Yeni askerlik yasası ile ilgili kanun meclisten geçti. Yürürlüğe girdiği an ne mi olacak? Ordumuz küçülecek buna en çok kim sevinir ve kimin işine gelir diye uzun uzun düşünmeye gerek yok. Sevr Antlaşması maddeleri adım adım devreye sokuluyor. Ordumuz bizler için ne ifade ediyor bunu Atatürk hangi sözleri ile ifade ederek günümüze ışık tutuyor? “Ordumuz; Türk birliğinin, Türk kudret ve yeteneğinin, Türk kahramanlık ve vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir. Ordumuz Türk topraklarının ve Türkiye idealini gerçekleştirmek için yapmakta olduğumuz sistemli çalışmaların yenilmesi imkânsız güvencesidir.” Bu paragrafın son cümlesi üzerinde daha çok durarak konuya daha çok odaklanarak düşünmeye çalışacağım, cümleyi ögelerine ayırarak analiz etmeye çalışacağım. ‘’Türkiye idealini gerçekleştirmek için yapmakta olduğumuz sistemli çalışmaların yenilmesi imkânsız güvencesidir.” Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türk devrimlerinin en büyük güvencesi Türk Ordusu’dur. Yapılan sistemli çalışmalar; Türk devrimlerinin tümüdür. 23 Nisan 1920 de TBMM açıldı. 1Kasım 1922 de Saltanat kaldırıldı. En büyük devrim Cumhuriyet’in ilanıdır. 29 Ekim 1923 yılında Cumhuriyet ilan edildi. 3 Mart 1924 yılında Hilafet kaldırıldı. Eğitim birliği   sağlandı , diyanet işleri ve savaş bakanlıkları kuruldu. Laik eğitim sistemi ve laik devletin temelleri atıldı. Soyadı kanunu, kılık kıyafet kanunu, ölçü ve takvim kanunları gerçekleşti. Gerçekleşen hukuk devrimi ile; mecelle kanunu yerine Türk Medeni kanunu yürürlüğe girdi. Laikliğin hukuk düzenine uygulanması sağlandı. Ve sürekli devrim… *** Ordumuz neden Devrimlerin en büyük güvencesidir? Çünkü Atatürk devrimleri öncelikle öğretmenlere, orduya ve gençliğe emanet etmiştir. Ordu milli egemenliğin bir unsurudur, tam bağımsızlığın güvencesidir. “Ordumuz milletimizin ilerleme ve yükselme adımlarında öncü olmuştur. Milletimizin bütün inkılaplarında birinci adımı işgal etmiştir. Milleti yönetenlerin en büyük dayanağı ordu olmuştur. Diğer milletlerde ordu ile millet daima birbiriyle karşı karşıyadır. Halbuki bizde iş tamamıyla tersinedir. Meşrutiyet’i kahraman subaylarımız ilan ettirdiği gibi bu inkılabı da yine onların fedakârlığına borçluyuz. Bundan sonraki yükselme ve ilerlemeler de onların bilinçli kuvvetiyle olacaktır.” (Ataname) Türkiye Devleti’nin bağımsızlığı kutsaldır. O sonsuza kadar güvende olmalıdır, dokunulmaz olmalıdır. Devletin bağımsızlığının, millet hayatının biricik bekçisi ise kahraman ordumuzdur. Dolayısıyla askerî teşkilatımızın özel itina ile düzenlenmesi ve yüceltilmesi en önemli esaslardandır. Ordumuz; Türk topraklarının ve Türkiye idealini tahakkuk ettirmek için sarf etmekte olduğumuz sistemli çalışmaların, yenilmesi imkânsız teminatıdır. *** Belli ki Türk ordusuna son darbe vurulmak isteniyor. Türk Ordusu milletin, emrinde ve hizmetindedir. Görevi; Milli iradenin emrettiği biçimde, ulusal çıkarları korumak ve savunmaktır. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş... Yok edilmeye çalışılan ordu Milletin Ordusudur; ‘’Kuvvet mutlaka her türlü emre itaat eden, tam disipline sahip ordu halinde bulunandır. Ülkeyi ve milleti zarara uğratmayacak kuvvet, ancak odur. Halbuki bizim için kuvvet kaynağı, millettir. Milleti zarara uğratan ve nefretini kazanan bir kuvvet, elbette maksadın derhal kaybedilmesini icap ettirecek bir kuvvettir. Biz ülkenin her cephesinde ve merkezinde bu niteliklere sahip bir ordu kurmakla meşgul olduk. Elhamdülillah bugünden başarı eserlerini görmekteyiz ve daha göreceğiz. Fakat Batı cephesinde işte Kuvayı Milliye diyoruz, Halbuki hepimiz Kuvayı Milliye’yiz. Ordu Kuvayı Milliye’dir.’’ Bütün tarih bize gösteriyor ki, milletler, yüksek hedeflerine erişmek istediği zaman, bu coşkuları karşısında üniformalı çocuklarını bulmuşlardır. Tarihin bu genelliği içinde yüksek bir ayrılık bizim tarihimizde, Türk tarihinde görülür. Bilirsiniz ki Türk milleti, ne zaman yükselmek için adım atmak istemişse, bu adımların önünde daima baş olarak, daima yüksek millî ülküyü gerçekleştiren hareketlerin önderi olarak, kendi kahraman çocuklarından kurulu ordusunu görmüştür. Bunun içindir ki Türk milleti, tehlikelere karşı elinde kılıç yürümeye hazır bulunan kahraman çocuklarına derin güven beslemiştir ve bu güveni daima besleyecektir. Bundan sonra da, Türk milletinin yüce idealinin gerçekleşmesi için kahraman asker evlâtları hep önde gidecektir. Meltem Karakoyun 15.06.2019