47'liler
47'liler
47'liler Günümüzde kuşaklar X,Y,Z kuşağı diye adlandırılıyor…
X kuşağı kendisini yeniliklere adapte etmeye çalışan kuşak diye tanımlanıyor… Y kuşağı aceleci bir kuşak… İş hayatına atılır atılmaz yönetici olmayı, çok para kazanıp çok para harcamayı seviyor… Z kuşağı ise tabletleriyle, cep telefonları ile sosyalleşmeye çalışıyor…
***
Dünyadan bir 68’liler kuşağı geçti… II. Dünya Savaşının yarattığı tahribat sonucu dünya ekonomisinde büyük bir canlanma oldu… Bu adeta kapitalizmin altın çağıydı… Ancak birçok toplumsal sorunu da beraberinde getirmişti… 1960’lı yıllarda, Vietnam Savaşı, Kennedy suikastı, Rusların tanklarla Prag’a girmesi gibi olaylarla birlikte dünya gençliğinde bir patlama yaşandı… 1968 yılında öğrenciler sokaklara döküldü… Üniversiteler işgal edildi… Başta Paris olmak üzere dünyanın birçok kentinde, “daha fazla özgürlük, adalet, eşitlik ve temiz bir çevre” söylemlerine işçiler de katılınca bir devrim ateşi yakılmış oldu…
“Yasaklamak yasaktır.”
“Patron sana muhtaç, sen ona değil.” “Devrim inanılmaz bir şeydir çünkü gerçektir!” Bunlar o dönemde kullanılan sloganlardan bazılarıydı… Dünyada yaşanan bu gençlik hareketi ülkemizde de kendisini gösterdi… Antiemperyalist ve tam bağımsızlıktan yana olan 68 kuşağı, ABD’nin 6. Filosunu protesto etti, tam bağımsızlık mitingleri düzenledi… Bu kuşak Deniz Gezmiş, Mahir Çayan gibi isimlerle özdeşleşti…
***
Yakın tarihimizin en önemli edebiyatçılarından Füruzan 1932 yılında İstanbul’da doğdu… İlkokuldan sonra eğitimi bıraktı… Ama sürekli okudu… Kendisini geliştirdi… Edebiyat dünyasına kendisini kabul ettirdi… İlk öyküsü daha 24 yaşındayken, 1956’da Seçilmiş Hikâyeler Dergisi’nde yayınlandı… 1958’de karikatürist Turhan Selçuk ile evlendi…
1975 yılında Almanya’ya giderek Türk işçilerle röportajlar yaptı…
Öykü kitapları yazmaya başladı…”Parasız Yatılı” adlı öykü kitabı ile “1972 Sait Faik Hikâye Ödülü” nü kazandı… “Benim Sinemalarım” adlı kitabı sinemaya uyarlandı…
***
1968 kuşağı, bildiğim kadarıyla sadece Türkiye’de 47’liler diye de anılıyor… İlk kimin kullandığını anımsamıyorum… Belki de Füruzan kullanmıştır 1975 yılında “Türk Dil Kurumu Roman Ödülü” alan “47’liler” romanıyla…
***
12 Mart 1971 askeri muhtırası sonrası… Roman, Emine’nin üniversite eğitimi için Erzurum’dan İstanbul’a gelişi ile başlar… Tanıştığı bir grup devrimci gencin görüşlerinden etkilenir… Ve bu gençlerle birlikte eylemlere katılmaya başlar…
Bir gün polis Emine’nin evini basar…
Emine tutuklanıp hücreye atılır… Ve akıl almaz işkenceler, kâbuslar, acılar ve uçup giden hayaller… Sonunda ailesinin girişimleriyle serbest bırakılır… Aile içinde baskın karakter olan annesiyle araları açılır… Bu arada evli bir erkekle yaşadığı ilişkiden sonra, zengin bir erkekle evlenen ablası bir süre sonra intihar eder… Emine’nin sevgilisi, karıştığı olaylar nedeniyle idam edilecekler listesine alınır… Erkek kardeşi ise düzene ayak uydurmuş, yalnızca kendini düşünür olmuştur…
***
Edebiyat dünyamızın en değerli eleştirmenlerinden merhum Fethi Naci Füruzan için şöyle diyordu: “Füruzan, ayrıntıları şaşırtıcı bir kurgu ustalığıyla birleştirmesiyle, belgesel filmden konulu filme geçen bir rejisör gibidir…”
***
Bir grup genç yürek… Çetin bir mücadele ve karşılığında ödenen bedeller… Anlatıldığı dönemin toplumsal anlamda otopsisini yapan “47’liler”, başlayınca elinizden bırakamayacağınız, hatta bitmesin diye dua edeceğiniz bir roman… Mutlaka okuyun… Ertuğrul Filizay Twitter @ErtugrulFilizay
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.