Bu sorunların en yaygın olanlarından biri karpal tünel sendromudur. Özellikle ofis çalışanlarında sık görülen bu rahatsızlık, yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir. İleri vakalarda ise karpal tünel ameliyatı ile tedavi gerekebilir.

Karpal tünel sendromu, el bileğinde yer alan ve “karpal tünel” adı verilen dar bir kanaldan geçen median sinirin baskı altında kalmasıyla ortaya çıkar. Median sinir, baş parmak, işaret parmağı, orta parmak ve yüzük parmağının bir kısmına his ve hareket kabiliyeti sağlar. Sinirin baskı altında kalması, hem his kaybına hem de fonksiyon bozukluklarına yol açar.

Ofis çalışanlarında bu rahatsızlığın ortaya çıkmasına yol açan bazı faktörler:

Karpal tünel sendromu erken dönemde hafif şikâyetlerle başlasa da ilerledikçe günlük yaşamı zorlaştırır. En sık görülen belirtiler:

Bu belirtiler ofis çalışanlarında iş performansını da olumsuz etkileyebilir.

Hastalığın erken evresinde istirahat, bileklik kullanımı, ilaç tedavisi, fizik tedavi ve yaşam tarzı düzenlemeleri genellikle yeterli olur. Klavye ve mouse ergonomisinin düzeltilmesi, düzenli el egzersizleri ve ara vermek de şikâyetleri azaltır.

Ancak ileri evrede median sinir üzerindeki baskı arttığında, kalıcı sinir hasarı gelişmemesi için karpal tünel ameliyatı gündeme gelir.

Karpal tünel ameliyatı, median sinirin baskı altında kaldığı bağ dokusunun gevşetilmesi esasına dayanır. Bu sayede sinir rahatlatılır ve el fonksiyonları korunur. Ameliyat lokal anestezi ile yapılabilir ve genellikle kısa sürer. İyileşme sürecinde elin dinlendirilmesi ve doktorun önerdiği egzersizlerin yapılması önemlidir.

Ameliyat sonrası çoğu hasta birkaç hafta içinde işine dönebilir. Doğru cerrahi teknik ve rehabilitasyon ile başarı oranı oldukça yüksektir.

Ofis çalışanlarında sık görülen karpal tünel sendromu, yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Erken dönemde önlemler alınmazsa ilerleyerek karpal tünel ameliyatı gerektirebilir. El ve bilek sağlığını korumak için doğru ergonomi, düzenli egzersiz ve erken teşhis büyük önem taşır.