Nerede O Eskiler? Modern zamanlarda çocuk olmak.
Yıllar geçtikçe tıpkı insanlar olduğu gibi dünya da elbette ki olduğu yerde durmuyor. Her geçen yıl bir öncekinden daha farklı bir dünya ortaya çıkıyor. Elbette ki dünyadaki değişim ve gelişmeleri her yeni yılda hissetmiyoruz belki ama günümüzden 20 yıl öncesine baktığımızda bugünkünden tamamen farklı bir dünyada yaşadığımız açıktır.
Dünyanın değişiminden kastımız elbette ki dünyanı ayrı bir şahsiyet olarak ele alma maksatlı değildir. Nitekim dünyadaki değişmeleri sağlayan da insanlar ve insanların yaşam tarzlarındaki değişimlerdir.
Ancak özellikle milenyum olarak adlandırılan 2000 yılının başından bugüne gelindiğinde dünyada özellikle teknolojiden kaynaklı olarak çok büyük değişimler yaşandı. Geçtiğimiz 20 yılda meydana gelen teknolojik ilerleme, ondan önceki 50 yılda meydana gelen ilerlemenin neredeyse 2 katıydı.
Bundan 20 yıl önce en basitinden insanların birbirleri ile görüntülü bir şekilde konuşmaları hayal bile edilemezdi. Bugün görüntülü konuşma, hayatımızın olmazsa olmazları arasına girmeyi çoktan başardı.
Nerede O Eskiler
Teknolojide meydana gelen baş döndürücü gelişmeler ister istemez insanların yaşam tarzlarında da değişiklik meydana getirdi. Bundan 20 yıl önce bir evdeki en teknolojik aletin ne olduğu sorulduğunda cevap televizyon olacakken bugün her birimizin cebinde o yıllardaki televizyonun işlevlerinin yanı sıra her biri ayrı olarak kullanılan en az 5 farklı aletin işlevlerini yerine getiren telefonlarımız var.
İşte bu teknolojik değişimin insan yaşamında meydana getirdiği farklılıklardan nasıl ki bütün insanlar etkileniyorsa bunlardan yetişkinler olduğu kadar çocuklar da etkileniyor. Teknoloji çağında çocuk olmanın ne ifade ettiğinden kısaca bahsedeceğimiz bu yazıda bir de yetişkin bireyler olarak çocuklara ettiğimiz sitemlerin ne kadar yersiz olduğunu da göz önünde bulundurmaya çalışacağız.
Her şeyden önce çocukların teknoloji ile ilişkisini engellemek hiçbir şeyi çözmeyecek.
Günümüz ebeveynlerinin en çok şikâyet ettikleri noktalardan biri de çocuklarının saatlerini teknolojik aletlerin önünde geçirmeleri ve orada geçirdikleri saatlerden dolayı derslerine çalışmadıklarıdır.
Ancak son 2 aydır tüm dünyanın yaşadığı COVID-19 küresel pandemi sürecinde bilgisayar ve elektronik aletlerin hayatın devamı için ne derece hayati olduğunu deneyimleme şansı bulduk. Öncesinde çocuklarını televizyon ve bilgisayar ekranlarından uzaklaştırmaya çalışan ebeveynler, pandeminin etkisiyle eğitim ve öğretimin uzaktan olmaya başlamasıyla birlikte çocuklarını televizyon ve bilgisayar başına toplanmaya zorladılar.
Ayrıca çocukların teknoloji ile kontrollü bir şekilde ilişki kurmasının önemini dünyanın gidişatına bakarak pandemiden bağımsız bir şekilde de ele almalıyız.
Nitekim yaşı ilerlemiş olanların belki hayal etmekte güçleneceği bir konu olacak. Ancak teknolojinin gelecekte hayatımızdaki yeri bugünümüzden çok daha fazla olacak. Nasıl ki bundan 20 yıl önce telefonumuzun söylediklerimizi anlayarak bunu yazıya geçirmesinin bize hayal gibi geliyordu. Benzer şekilde belki de bundan 20 yıl sonra şu an bize hayal gibi gelen istediklerimizi ayağımıza getiren robot köpeklerimiz olacak.
Bu tip gelişmeler geleceğin meslekleri sıralamasında en başa oynayan meslekler arasında yer alıyor.
Ayrıca geleceğin en önemli meslekleri arasında şimdiden insan hayatındaki pek çok şeyin otomasyona bağlanması nedeniyle bugün insan gücüyle yapılan şeylerin büyük bir bölümü otomatik olarak yapılmaya başlanacak. Hal böyle olunca kendilerine uğraş arayacak insanların varlığının ortaya çıkacak olması nedeniyle boş zaman mühendisliği gibi kavramlar ve bunları meydana getirecek insanlar olacak.
Sözün özü, geleceğin dünyası bilgisayarlar ve teknolojinin dünyası olacak. Bu yüzden çocuklarınızı bunlardan uzaklaştırmak yerine bunlara olan ilgilerini doğru bir şekilde yönlendirmeye çalışın.
Çocuklarınıza teknolojiyi doğru kullanmayı öğretin.
Çocukların teknoloji ile ilişkilerinde teknolojinin onların yanında olduğunu ve onların iyilikleri için kullanılan bir şey olduğunu anlayabilecekleri ürünlerle çocuğunuzun teknoloji ilişkisini sağlayabilirsiniz.
Bu ürünlere verebileceğimiz en klasik örnek sadece çocukların kullanımı için üretilmekte olan çocuk akıllı saatleri isimli ürünlerdir.
Bu saatleri kullanarak ebeveynleri çocukların yerlerini anlık olarak takip edebilmektedir.
Dolayısıyla özellikle günümüz ebeveynlerinin çocuklarını sokaklarda oynamaktan sakındığı da göz önünde bulundurulduğunda çocukların sokaklarda oynamalarını sağlayacak bu teknolojik gelişme sayesinde hem çocuğun güvenliği daha kolay sağlanmakta hem de çocuğun gelişiminde önemli bir yeri olan sokakta oynaması mümkün olmaktadır.
Akıllı çocuk saatleri bu noktada çocukların erken yaşlarında tanışacağı ilk elektronik alet olabilir. Bu saatler ile ilgili detaylı bir incelemeyi şurada bulabilirsiniz: https://findmykids.org/blog/tr/en-iyi-cocuk-akilli-saat-rehberi-2019
Bu saatlerle ilk olarak teknolojik cihazlarla tanışan çocuk, teknolojinin bilinçli kullanımına dair bir örneği ile daha önce karşılaşmış olduğundan ilerleyen yaşlarında mobil telefonu da ebeveyninin kontrolünde daha rahat kullanabilecektir.
Nitekim pek çok ebeveyn çocuklarına ilk etapta alacakları mobil cihazın kendi kontrollerinde olması gerektiğine çocuklarını doğrudan ikna edemeyebilmektedirler. Oysa daha küçüklük yaşlarında akıllı çocuk saati kullanmış olan çocukların anne baba kontrolü altında bir teknolojik cihaz kullanmanın kötü bir şey olmadığına dair halihazırda ikna oldukları göz önünde bulundurulduğunda ilk telefonlarının da ebeveynlerinin kontrolünde olmasını daha kolay kabul edeceklerini söylemek mümkün olacaktır.
Burada önemli nokta, çocukların ebeveyn kontrolü ile teknoloji ile tanışmasının kendi faydalarına olduğunu anlamalarını sağlamaktır.
Kontrolsüz kullanım halinde neler olabilir?
Her ne kadar bunun için çok çaba gösterseniz de çocuğunuzun teknolojinin kötü yüzü ile çok erken yaşlarda tartışmasına engel olamayabilirsiniz. Ancak bunu kendi çocukluğunuzda mahallenin serserileri ile tanışmanıza benzetebilirsiniz. Aslına bakılırsa kötülük her yerde karşımıza çıkabilecek bir şeydir. Elbette ki kimse kendi çocuğunun kötü şeyler yapan ve kötü konuşan insanlarla bir arada olmasını istemez. Ama yine de böyle bir şey olması da dünyanın sonu değildir.
Önemli olan bu durumun meydana gelmesinden önce çocuğunuza gerekli bilinci aşılamış olmanızdır. Bunun da anahtar noktası, çocuğunuzla iletişiminizin kuvvetli olmasına dayanmaktadır. Zira çocuğunuzun her konuda sizinle çekinmeden iletişim kurmasına izin vermelisiniz. Sizinle iletişim kurmaktan çekinen bir çocuk başına gelen yanlış şeyleri de size anlatmaktan kaçınacaktır.
Bu yüzden çocuğunuzun çocukluk döneminde yakın bir arkadaşı gibi olmaya gayret gösterin. Sizin kontrolünüz dışında sanal alemde kötü niyetli kişilerle tanışmış veya kötü şeylere tanık olmuş olabilir. Ancak size güveni sağlam olan çocuğun başına ne gelirse gelsin size anlatacağından emin olabilirsiniz.
Elbette ki bu güveni sağlayacak olan da yine sizin tavırlarınız olacaktır.
Bu yüzden çocuklarınıza yaklaşımınızı ve onun yaşantısı ile düşüncelerine saygı duyduğunuzu her fırsatta göstermelisiniz. Ayrıca ona iyi bir rol model olur ve benzer durumlarda ne yapılması gerektiğini kendi davranışlarınızla ona gösterirseniz emin olun, teknoloji ile ilişkisinde kesinlikle endişeleneceğiniz bir nokta kalmayacaktır.